Category Archives: Genel

Marka oluşturmak, günümüzün rekabet dünyasında birden fazla stratejiyi bir arada kullanmayı gerektirmektedir. Çünkü rekabet artık yalnızca yerelde değil, dijitalde de güçlü bir şekilde yaşanmaktadır. Dolayısıyla Avrupa’nın öne çıkan ekonomisi olarak Polonya’da marka oluşturma sürecine dair yatırımcıların ve girişimcilerin bilmesi gereken pek çok şey var. Yeni bir marka oluşturmak veya var olan markayı Avrupa’ya açmak, gelecek için harika bir yatırımdır.

Polonya’da Marka Oluşturmak

Marka oluşturmanın ilk adımı her yerde olduğu gibi Polonya’da da marka kimliğini tanımlamaktır. Markanın adı, sloganı gibi görünürde olan kısımlar markanın kimliğini oluşturmaktadır. Dikkat edilmesi gereken nokta ise Polonya’daki tüketiciyi tanımaktır. Her ne kadar global bir iş yapmak isteseniz de Polonya’daki markanızın Polonyalılara hitap ettiğinden emin olmalısınız.

Polonya dilini yerel bir vatandaş kadar iyi kullanmak veya bu kadar iyi kullanan biriyle çalışmak, markanın Polonya’daki varlığı için son derece önemlidir. Çünkü tüketiciler, kendilerine yakın buldukları markaları benimsemektedirler. Bunu hem yerelde hem de globalde yapabilmek için önce yerelde sonra da globalde kullanılan dile büyük önem verilmelidir.

Ürün veya hizmetlerin kalitesi ise bir markanın en kritik özelliğidir. Çünkü tüketiciler memnun kaldıkları ürün ve hizmetlerde tekrar satın alma işlemi gerçekleştirmektedir. Bu durum da bir markanın sürdürülebilir olmasını sağlamaktadır.

Polonya’da Marka Oluşturmanın Avantajları

Polonya, 38 milyonun üzerinde nüfusuna sahip bir ülkedir. İçerisinde bulunduğu Avrupa Birliği’nin nüfusu ise 800 milyona yakındır. Dolayısıyla en büyük avantaj büyük bir tüketici pazarının bulunmasıdır. Bu pazarın her geçen gün genişliyor olması da yine büyük bir avantajdır. Özet halinde bir liste vermek gerekirse, avantajları şöyle görebiliriz:

• Büyüyen bir tüketici pazarında yer bulmak,
• Polonya’nın stratejik coğrafi konumundan yararlanmak,
• Ürün ve hizmetler için Türkiye standartlarına göre daha yüksek fiyat talep etmek,
• Rekabet ortamında öne çıkabilmek.

Polonya için Marka Oluşturma Stratejileri

Tüm bu avantajlardan yararlanmak kulağa hoş geliyor değil mi? Fakat bu avantajlardan yararlanmanın kolay olmadığı da bir gerçek. Dolayısıyla Polonya’da marka oluşturma stratejileri için yatırımcı ve girişimciler için harika stratejileri derledik:

• İçerik Pazarlama: Hedef kitlenizi tanımak ve onların etkileşimde bulunduğu içerikleri tespit etmek ilk adım olacaktır. Bu ilk adım ile nasıl bir içerik pazarlaması yapacağınıza karar verebilirsiniz. Sonrasında ise hem yerelde hem de dijitalde içerik pazarlama çalışmalarına başlayabilirsiniz.
• Kalite ve Değer Vurgusu: Markanızın kalitesini ve değerini vurgulamak her noktada yapmanız gereken stratejik bir hamledir. Ürün ve hizmetlerinizde, reklamlarınızda, dijital varlığınızda daima kalite ve değerinizi vurgulamalısınız. Akılda kalıcılık açısından da bu hamle büyük bir katkı sağlayacaktır.
• Yerel Ortaklıklar: Marka oluşturmak, tek başına oldukça zordur. Fakat yerel ortaklarınız olursa yeni iş ortaklıkları ile işinizi büyütmek daha kolay olacaktır.
• Dijital Pazarlama ve Ücretli Reklamlar: Dijitalde adınızı duyurmak daha kolaydır. Özellikle ücretli reklamlar ile tüm dünyada markanızı tanıtabilirsiniz.

Son olarak girişimciler için Polonya’da marka oluşturmanın sabırlı ve tutarlı olmaktan geçtiğini unutmamalısınız. Her zaman uyumlu olmak, değişime ayak uydurmak ise sürdürülebilirliğin anahtarıdır. Özgünlük ve şeffaflık ise tüketiciler tarafından güven duyulan bir marka olmak için harika bir yoldur.

Tüm bunların dışında Polonya’da işletme kurmaya dair daha fazla bilgi için diğer blog yazılarımıza göz atabilirsiniz. Ayrıca LinkedIn üzerinden bizi takip ederek güncel içeriklerimizden anından haberdar olabilirsiniz.

İşletmeler için vergi sistemi, faaliyet gösterdikleri herhangi bir yerde büyük bir önem taşımaktadır. Vergiler, işletmeler için maliyetlerin temel bir bileşeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca yasal düzenlemelerin vazgeçilmez bir parçası olan vergi ödemeleri, ihmal edildiğinde ciddi sorunlara yol açabilir. Bu sebeple, işletme sahiplerine yönelik, özellikle Polonya vergi sistemi bağlamında, konuyla ilgili bazı öneriler sunmayı amaçladık. Avrupa’nın birçok ülkesinde olduğu gibi, Polonya’da da vergi sistemi, ilk bakışta karmaşık görünebilir, ancak bu durum her zaman geçerli değildir.

Polonya Vergi Sistemi

Polonya’da vergi sistemi çerçevesinde işletmeler için geçerli olan 3 farklı vergi türü bulunmaktadır. Fakat Polonya’da bölgesel bir vergi sistemi uygulanmaktadır. Yani yalnızca Polonya’da elde edilen gelir için vergi kesilmektedir. Fakat bizi ilgilendiren kısım ilk bahsi geçen 2 vergi türüdür.

• Kurumlar Gelir Vergisi: Şirketlerin kârlarına uygulanan bu vergide standartlara uygun olarak Polonya’da da oran %19’dur. Fakat Polonya yeni işletmeleri desteklediği için bazı şartlarda bu vergide %9’luk bir indirim uygulamaktadır. CIT kısaltmasıyla karşınıza çıkabilecek bu vergi türü, bir işletme için en önemli vergi türüdür.
• Katma Değer Vergisi: Tüm mal ve hizmetlerde farklı oranlarda uygulanan bu vergi türü satışta uygulanan bir tüketim vergisidir. Standart vergi oranı KDV için %23’tür. Fakat Polonya’da bazı mal ve hizmetlerde %8 ve %5’lik oranlar uygulanmaktadır.
• Kişisel Gelir Vergisi: Polonya’da ikamet eden her bireyin ödemekle yükümlü olduğu vergi türüdür. Bireylerin gelirine göre %17 ila %32 arasında PIT denilen bu vergi türünün oranları değişmektedir.

Polonya, Avrupa standartlarına uygun bir ülkedir. Fakat Avrupa’nın öne çıkan ekonomisi haline gelmek amacıyla pek çok fırsatı işletme sahiplerine sunmaktadır. Dolayısıyla standart vergi oranlarında bazı iyileştirmeler, indirimler uygulanmaktadır. Bunun yanı sıra devlet desteği özellikle bazı sektörler için oldukça büyüktür. İşletme sahipleri, Polonya’da işletme sahibi olmak istiyorsa bunları göz önünde bulundurmalıdır.

Polonya’da İşletme Sahipleri ve İşletme Açmayı Düşünenler için Öneriler

Vergi sistemi, Polonya vergi sistemi olsun veya bir başka ülkenin vergi sistemi olsun değişmez. Yani amacı her zaman, devletin vatandaşa hizmet üretebilmek için yine vatandaştan kaynak almaktır. Dolayısıyla son derece ciddi bir konudur. Vergilerin ödenmesi, zamanında ödenmesi işletmenin geleceği için bir göstergedir. Ayrıca Polonya gibi ülkelerde vaktinde vergi ödemesi yapan işletmelerin ödüllendirilmesi de söz konusu olabilmektedir.

• Profesyonel Yaklaşım: Vergi konusuna her zaman profesyonel bir yaklaşımla bakmalısınız. Çünkü vergiler, işletme için ciddi bir giderdir. İyi yönetilmezse işletmeyi zarar ettirecek kadar büyük bir soruna da dönüşebilir. Fakat profesyonel bir yaklaşımla vergiler sorun olmaktan çıkacaktır.
• Kayıt Tutma: Kayıtlar, bir işletmenin iskeletidir. Gerekli her kaydı dijital ortamda tutarken mutlaka bulut sürücülere de kaydetmek ve kaybetme riskini ortadan kaldırmak gerekmektedir. Böylelikle geçmiş yıllara göre pozisyon almak kolaylaşacaktır. Ayrıca herhangi bir yasal sorun yaşanması halinde vergi beyannameleriniz dahil olmak üzere tüm kayıtlarınızla sorunu çözmek kolay olacaktır.
• Teşviklerden Yararlanma: Vergiler konusunda Polonya vergi sistemi bazı teşvikler sunmaktadır. Bu teşviklerden yararlanmak için vergi konusuna ciddi bir şekilde yaklaşılmalıdır. Böylelikle ciddi kârlar elde edebilirsiniz.

İşletme sahibi olmak veya Polonya’da işletme sahibi olmayı istemek; ikisi için de son derece önemli bir blog içeriğiydi. Daha fazlası için bizi LinkedIn üzerinden takip etmeyi unutmayın. Ayrıca aklınıza Polonya ile ilgili takılan soru işaretleri için bize anında ulaşabilirsiniz.

Avrupa’nın son yıllardaki dinamik ve hızlı büyüyen ekonomileri arasında yer alan Polonya, sektör açısından da iş alanı açısından da pek çok fırsat sunmaktadır. Bu Polonya’da sektör analizi, girişimciler ve yatırımcılar açısından önemli bir fikir verecektir. İş alanları potansiyeli ise daha kârlı bir iş kurmak için değerlendirilmelidir.

Polonya’da Sektör Analizi

Polonya ekonomisi, yoğun çeşitliliğe sahip bir ekonomidir. Ekonominin dinamikleri çok sayıda sektörün üzerinde hareket etmektedir. Bunun sebepleri de elbette Polonya’nın Avrupa Birliği üyeliği, Avrupa’daki coğrafi konumu, istikrarlı siyasi ve ekonomik ortamdır. Tüm bunlar her türden girişimciye ve yatırımcıya fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatları değerlendiren girişimciler de Polonya’nın ekonomik açıdan çeşitlilik arz eden bir sektör dağılımına sahip olmasını sağlamaktadır.

Polonya’da ön plana çıkan veya potansiyeli yüksek sektörlere göz atalım.

Polonya’da Önemli Sektörler

• İmalat ve Otomotiv Endüstrisi: Polonya, büyük otomotiv şirketlerini ve tedarikçilerini ülkeye kazandırmak istemektedir. Bunun önünü açması dolayısıyla ülkede, gelişen sektörler arasında imalat ve otomotiv sektörü de yer almaktadır.
• Lojistik: Avrupa’daki coğrafi konumu sayesinde Polonya, Avrupa’nın lojistik merkezi olma potansiyeline sahiptir. Son yıllarda lojistik sektörü için gerçekleştirilen alt yapı çalışmaları sektörü daha da ön plana taşımıştır. Hâlâ gelişen bir sektör olduğu da görülmektedir.
• Bilgi Teknolojisi: Polonya’daki işgücü, genç ve teknolojiye düşkün bir işgücüdür. İmkânların yeterli olması, teknolojiye erişmenin mümkün olması da BT sektörünün önünü açmaktadır.
• Yenilenebilir Enerji: Son yılların sürdürülebilirlik trendi en çok yenilenebilir enerji tarafında kendisini hissettirmektedir. Türkiye’de olduğu gibi Polonya’da da yenilenebilir enerjiye yönelim yoğun bir şekilde artmaktadır. Dolayısıyla yatırım ve kazanç oranları bu sektör için yüksektir.
• E-Ticaret: Online alışverişin yükselmesi, lojistik sektöründeki yükseliş direkt olarak e-ticareti etkilemektedir. Dolayısıyla e-ticaret sektörü de Polonya’da öne çıkan bir sektör haline gelmiştir.

Kendi sektörünüzü yukarıdaki sektörlere uyarlayabilir veya bu sektörlerden bir tanesi ile yeni girişiminize hemen başlayabilirsiniz. Bu sektörlerdeki büyük potansiyel, büyük kazançların kapısını da aralayabilir. Eğer iş alanlarını merak ediyorsanız Polonya’da potansiyel iş alanları da çoğunlukla bu sektörler çevresinde şekillenmektedir.

Polonya’da Potansiyel İş Alanları

Bahsi geçen sektörler çok büyük sektörler elbette. Başlangıç için sektörün daha küçük bir alanından işe koyulmayı tercih edebilirsiniz. Bunun için birkaç örnek iş alanına birlikte göz atalım.

• Otomotiv Parça İmalatı: Otomotiv sektörünün geliştiği açıkça görülmektedir. Dolayısıyla parça imalatı sektörün içerisinde yer bulmak için iyi bir seçenektir.
• Yazılım Geliştirme: Bilgi Teknoloji şirketleri için en kritik nokta yazılım geliştirmedir. Başlangıç olarak BT şirketlerine yazılım geliştirme desteği sağlayan bir iş alanı potansiyel sunmaktadır.
• E-Ticaret Platformu: E-Ticaret, teknik olarak donanım isteyen bir sektördür. Bu donanımı sağlayabilecek bir ekip kurmak, E-ticaret sektörüne yön vermeyi sağlayacaktır.
• Yenilenebilir Enerji Altyapısı: Rüzgâr ve güneş enerjisi için ekipman desteği, bakım ve kurulum desteği potansiyeli yüksek bir iş alanıdır. Yenilenebilir enerji kullanımı arttıkça bu iş alanının potansiyeli de yükselecektir. Dolayısıyla geleceğin iş potansiyeli yüksek alanlarından bir tanesidir.

Polonya’da sektör analizi, potansiyeli yüksek iş alanlarını da doğurmaktadır. Tüm bunlar Avrupa’ya açılmak isteyen girişimciler ve yatırımcılar için yüksek gelir sağlayacaktır. Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin. Ayrıca LinkedIn üzerinden bizi takip edebilirsiniz.

Polonya’da işletme kurmanın fırsatları ve zorluklarına dair bir önceki blog içeriğimizde detaylı bilgi sağlamıştık. Eğer bunları öğrendikten sonra Polonya’da işletme kurmanın adımları ve rehberi hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız, doğru yerdesiniz. Çünkü Polonya Nakliyat olarak bu konulara dair tüm sorular cevaplanana dek blog içeriklerimize devam edeceğiz.

Polonya iş kurmak için harika bir ülkedir. Bunun detaylarını blog içeriklerimizi takip edenler çok iyi bilmektedir. İş kurmak için yapılması gerekenler arasında da ekstra herhangi bir zorluk bulunmamaktadır. Temel olarak gereksinimleri listeleyelim.

Polonya’da İşletme Kurma Rehberi

Polonya, işletme kurma adımları ve rehberi için temel olarak yapılması gerekenler karmaşık değildir.

• Ticari Kuruluş Seçimi: Polonya’da birkaç farklı ticari kuruluş türü vardır. Dolayısıyla şirketinizi bunlardan biri olarak kurmanız gerekmektedir. Polonya’da en avantajlı ve en çok kullanılan ticari kuruluş türleri limited şirket ve şahıs şirket türleridir. Siz de işinizin türüne göre limited şirket veya şahıs şirketi kurabilirsiniz.
• Ulusal Mahkeme Sicili: İşletmenizin Polonya’da Ulusal Mahkeme Siciline kaydının yapılması gerekmektedir. Bu işlemi çevrimiçi olarak da şahsen de yapabilirsiniz. Zorlayıcı bir işlem değildir.
• Vergi Kimlik Numarası: Bir Vergi Kimlik Numarası (NIP) almanız işletmeniz için şarttır. Vergi amaçları ve kimlik tespiti bu vergi kimlik numarası ile kullanılmaktadır. Dolayısıyla bu da Polonya’da işletme kurmanın adımlarından bir tanesidir.
• Ticari Banka Hesabı: İşletmeniz için bir de ticari banka hesabı açmanız gerekmektedir. İşletmenin tüm ödemelerini bu ticari banka hesabından gerçekleştirmeniz gerekmektedir. Dolayısıyla adımlardan bir tanesi de ticari banka hesabı adımıdır.
• Lisans ve İzinler: Her işletme için sektörüne göre lisans ve izinler bulunmaktadır. Polonya, Avrupa Birliği üyesi olması dolayısıyla bu prosedürler oldukça sıkı denetlenmektedir. Örneğin bir restoran açmak niyetindeyseniz, gıda güvenilirliği lisansı almanız şarttır.
• Çalışanlar: Polonya iş kanunları oldukça denetleyicidir. Dolayısıyla işletme kurma rehberinin son adımı olarak doğru çalışanları işe almak ve çalışan haklarına tamamen riayet etmek önemlidir.

Tüm bunları özenle yerine getirdikten sonra para kazanmaya başlamak için işinizi pazarlamanız gerekmektedir. Bunun dışında listede de görüldüğü gibi Polonya’da şirket kurmak veya işletmek kurmak çok zor değildir. Bununla birlikte gereksiz prosedür zorlukları da bulunmamaktadır. İşletmenin devamlılığı için gerekli olan şartları yerine getirmeniz son derece önemlidir.

Polonya’da İşletme Kurmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yukarıda yer alan Polonya’da işletme kurma adımları temel bilgilerdir. İşletme kurmak için bu bilgilere ihtiyaç bulunmaktadır. Fakat kuracağınız işin kârlılığı açısından dikkat etmeniz gereken pek çok durum bulunmaktadır.

Araştırma: Polonya’da iş kurmadan önce, Polonya’daki iş piyasasını detaylı bir şekilde incelemelisiniz. Yasalar, düzenlemeler hatta Polonya kültürü bile öğrenilmelidir. Polonya Nakliyat olarak bu bilinçlenme için her hafta düzenli blog içerikleri yazıyoruz.

Profesyonel Destek: Polonya iş ortamına aşina olmayan herkesin bir profesyonel ile birlikte çalışması gerekmektedir. Polonya’da yaşayan, ülkedeki durumu gözlemleyen bir profesyonelden yardım almak son derece kritik bir öneme sahiptir.

Diğer Girişimciler: Polonya’da yaşayan diğer girişimciler ile irtibat kurmak da fikir vermektedir.

Polonya’da işletme kurmanın avantajlı olduğunu biliyoruz. Bunu diğer girişimciler ve yatırımcılar için paylaşırken aynı zamanda profesyonel desteği de sunuyoruz. Aklınızda kalan her soru işareti için bize ulaşabilirsiniz. Ayrıca LinkedIn hesabımızı da takip edebilirsiniz.

Avrupa pazarı, fırsatların ve zorlukların bir arada bulunduğu çok büyük bir pazardır. Dolayısıyla Avrupa iş piyasasında olduğu gibi Polonya iş piyasası da fırsatların, zorlukların piyasasıdır. Özellikle Avrupa’nın büyüyen ekonomilerinden olmasından dolayı Polonya, bu fırsatların ve zorlukların açıkça görüldüğü bir ülkedir. Polonya Nakliyat’ın bu haftaki blog içeriğinde biz de bu konuyu inceleyeceğiz. Fakat ilk olarak Polonya’daki son ekonomik duruma bir bakalım.

Polonya’da Ekonomik Durum

Polonya son yıllardaki gelişen ekonomi ivmesini, merkezi olarak planlanan bir ekonomiden, gelişen piyasa temelli bir sisteme geçişe borçludur. Bu geçiş dönemi, Avrupa ülkesi olmanın da verdiği avantaj ile Polonya’yı hızlı bir şekilde öne çıkarmıştır. Avrupa’daki kritik coğrafi konumu, doğal kaynakları ve kalifiye işgücü de Polonya’daki bu ekonomik gelişmeyi güçlü bir şekilde desteklemiştir.

Sonuç olarak istikrarlı artışıyla gayri safi yurtiçi hasıla, ekonomik reformların doğruluğunu ispatlamıştır. Dolayısıyla Avrupa’da bir iş fırsatı arayan girişimciler de Polonya üzerinde yoğunlaşmaktadır.

Polonya İş Piyasası Fırsatları

Polonya’da iş piyasasındaki fırsatlar bazı sebeplere dayanmaktadır.

Ekonomik Büyüme İstikrarı: Son yıllarda tüm dünyada yaşanan küresel gerileme döneminde bile Polonya’da istikrarlı büyüme ortamı devam etmiştir. Vasıflı çalışanlar, gelişen sektörler, altyapıya yapılan yatırımlar bu istikrarın bir parçası olmuştur. Dolayısıyla onlarca sektörde Polonya, kritik bir öneme sahip olmuştur.

Avrupa Birliği Üyeliği: 700 milyonun üzerinde tüketicinin yer aldığı Avrupa Birliği, Polonya’nın da arasında olduğu dünyanın en önemli birliklerinden bir tanesidir. Uluslararası ticaret ve yatırım teşviklerinden faydalanmanın da mümkün olduğu Avrupa Birliği, Polonya için pek çok fırsatın kapısını aralamaktadır.

Temel olarak Polonya iş piyasası fırsatları bu şekilde listelenebilir.

Polonya’da İş Piyasası Zorlukları

Elbette bu kadar avantajın ve fırsatın yanı sıra Polonya’da iş piyasasının belirli zorlukları da bulunmaktadır.

Beyin Göçü: Her ne kadar Polonya, gelecek vaat eden ve yeni iş kurmanın avantajlı olduğu bir ülke olsa da beyin göçü ülkede devam etmektedir. Çünkü Polonya, bir Avrupa Birliği ülkesidir. Daha iyi fırsatlar sunan Avrupa’nın en büyük ekonomilerine göç oldukça kolaydır. Polonya bu sorunun karşısında Polonya’da yurt dışından çalışan gelmesini kolaylaştırmaktadır.

Beceri Uyumsuzluğu: Teknolojinin gelişmesi, nitelikli işgücünün olmasına rağmen Polonya’da işverenler ile işgücüne sahip olanların istek ve ihtiyaçları birbirine uymamaktadır. Bu uyumsuzluk yüksek nitelikli personel açığını meydana getirmektedir. Fakat Türkiye’den Polonya’ya giderek bir iş kurmak isteyenler Türkiye’den nitelikli işgücü götürme fırsatına da sahiptir. Yine de zorluk olarak önemli bir zorluk olduğu söylenmelidir.

Büyüme ve gelişme açısından Polonya iş piyasası için oldukça iyi bir tercihtir. Eğer şimdi böyle bir yolculuğa başlamak isterseniz bize ulaşabilirsiniz. Ayrıca LinkedIn üzerinden de bizi takip etmelisiniz!

Dünyadaki dijitalleşme hızı ve teknolojinin gelişimi ürkütücü bir seviyeye ulaştı. Fakat durum her ne kadar ürkütücü gibi gözükse de hayatımızın bir parçası. Dolayısıyla teknolojiye, dijitale yatırım yapmak oldukça mantıklı bir yaklaşım. Bunu yapmak için bir yazılım şirketi kurmak zorunda da değilsiniz. Teknoloji yatırımı demek teknolojiyi etkin kullanmak demektir. Örneğin bir lojistik şirketi kurduğunuzu düşünün. Bu şirkette de teknoloji yatırımı yapmanız mümkündür. Çünkü insanın olduğu tüm sektörlerde teknolojinin bir yeri var, siz de burada yerinizi alarak yatırıma başlayabilirsiniz. Bunun için uygun bir ülke arayışına girmek ise yatırım fikrinden hemen sonraki aşamadır. Biz burada ülke aşamasına dair bilgi vereceğiz.

Teknoloji Yatırımı için En İyi 5 Ülke

Teknoloji yatırımı yapmak, her sektörde mümkündür. Mümkün olmasının yanı sıra gereklidir demek daha doğru olacaktır. İşte bunun için şartların uygun olduğu 5 ülkeyi derledik:

Polonya

Hızlı büyüyen bir teknoloji merkezi haline gelmektedir. Polonya’nın bu gidişatı bugün için belki onu teknoloji yatırımı için en avantajlı ülke yapmayabilir. Fakat bugün kurduğunuz bir şirketin gelecekte -belki 10 sene belki 3-4 sene içerisinde- çok daha uygun maliyetlerle kurulmuş en iyi seçenek olduğuna şahitlik edebilirsiniz. Bunun sebebi Polonya’da alım gücünün yüksek olması ve şartların son derece olumlu olmasıdır. Ayrıca devlet desteği almanız da mümkündür.

Polonya’yı avantajlı kılan bir diğer unsur ise Polonya’nın yüksek vasıflı işgücüne olan erişiminin yüksek olmasıdır. ABD’de de yüksek vasıflı işgücünün çok yüksek olduğunu düşünebilirsiniz, doğru fakat Polonya, ABD’ye göre çok daha ucuz bir ülke. Dolayısıyla aynı imkânlara daha ucuza erişme fırsatı yakalamış olursunuz. Ayrıca Polonya’nın ekonomisi son yıllarda da göze çarpacak düzeyde büyüyen ve gelişen bir ekonomidir.

Amerika Birleşik Devletleri

Dünyanın en önde gelen teknoloji merkezidir. Apple, Google gibi teknoloji devlerinin evi ABD’dir. Dolayısıyla en uygun ülke olarak düşünülebilir. Fakat ABD’de şirket kurmak, yeni bir işe başlamak ve yüksek vasıflı elemanlar çalıştırmak hiç de ucuz değildir. Çok yüksek sermayelerin gerektiği ABD, ekstra büyük hedeflere, yüksek sermaye ile ulaşmak isteyen yatırımcılar için uygundur. Sermayenin sınırlı olduğu bir düşünce ABD için avantajlı değildir.

Birleşik Krallık

Önde gelen başka bir teknoloji devleri ülkesidir. Eğitimli elemanlar, güçlü bir ekonomi İngiltere’yi de uygun bir yatırım ülkesi olarak göstermektedir. Tek sorun rekabettir. Çünkü Birleşik Krallık, rekabetin en yüksek olduğu ülkelerden bir tanesidir.

İsrail

Küçük bir ülke olsa da Wix gibi teknoloji devlerinin yer aldığı bir ülkedir. Devlet desteği ile teknoloji yatırımı yapmanın uygun olduğu bir ülkedir. Fakat ülkede zaman zaman siyasi olarak sorunlar yaşanmakta, Filistin ile yaşanan çatışmalarda ülkedeki güven azalmaktadır. Dolayısıyla yatırım yapmak için özellikle Türkiye’den pek tercih edilen bir ülke değildir.

Singapur

Teknoloji endüstrisi alanında güçlü bir ivme yakalamış olan Singapur, bazı teknoloji devlerinin varlığı ile yatırım yapmanın uygun olduğu bir ülkedir. Dolayısıyla son birkaç yılda Singapur’daki teknoloji girişimlerinin sayısı oldukça artmıştır. Konumu sebebiyle de diğer sektörlere teknolojinin entegre edilmesi şeklinde bir yatırım pek mantıklı değildir.

Teknoloji Yatırımı ile Diğer Sektörlerde Kazanç

Diğer sektörlerde de teknolojinin yeri oldukça büyük. Dolayısıyla daha çok kazanmak için direkt teknolojiye değil, ihtiyacın yoğun olduğu lojistik gibi sektörlere yatırım yapmak daha önemlidir. Fakat bunu yaparken teknolojik entegrasyonu sıkı takip etmek ve sektörün öncüsü olacak adımlar atmak kârlı sonuçlar doğuracaktır.

Daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ayrıca bizi LinkedIn üzerinden de takip edebilirsiniz.

Bir iş kurmak veya işinizi yurt dışına taşımak göz korkutucu görünebilir. Ancak nereden başlayacağınızdan emin değilseniz bu, gerçek bir sorun anlamına gelmektedir. Girişiminizi başlatmak için bir ülke seçerken yaşam maliyeti, yeteneklerin mevcudiyeti, düzenleyici ortam ve genel iş ortamı gibi dikkate alınması gereken birçok faktör vardır. 2023 yılında startup kurmak için en iyi ülkeler ise bu faktörler dikkate alınarak belirlenmektedir.

Bu blog içeriğinde, 2023 yılında bir startup kurmak için en iyi dört ülkeyi tartışacağız. Her ülkenin avantaj ve dezavantajlarını vurgulayacağız, böylece işinizi nerede kuracağınız konusunda bilinçli bir karar verebilirsiniz.

1. Polonya

Polonya, çeşitli nedenlerden dolayı yeni başlayanlar için en iyi seçimdir. İlk olarak, yaşam maliyeti nispeten düşüktür ve bu da işinizi kurarken tasarruf etmenize yardımcı olmaktadır. İkincisi, Polonya teknik becerilere sahip mezunlar yetiştiren güçlü bir eğitim sistemi ile yüksek vasıflı bir işgücüne sahiptir. Üçüncüsü, Polonya’daki düzenleyici ortam, yeni işletmelerin başarılı olmasına yardımcı olmak için tasarlanmış bir dizi hükümet programı ile girişimleri desteklemektedir.

Polonya’da Startup Kurmanın Avantajları:

• Düşük yaşam maliyeti,
• Yüksek vasıflı işgücü,
• Destekleyici düzenleyici ortam,
• Büyüyen ekonomi,
• Avrupa pazarına rahat erişim,
• Startup’lar için güçlü devlet desteği.

Polonya’da Startup Kurmanın Dezavantajları:

• Dil engeli,
• Bürokrasi,
• Sermayeye sınırlı erişim.

2. Birleşik Krallık

Startup’lar için Birleşik Krallık bir başka harika seçenektir. Birleşik Krallık, küresel markalar haline gelen bir dizi başarılı startup ile gelişen bir teknoloji sahnesine sahiptir. Birleşik Krallık ayrıca güçlü bir ekonomiye ve iyi gelişmiş bir altyapıya sahiptir. Dolayısıyla girişimlerin başarılı olması kolaylaşmaktadır.

Birleşik Krallık’ta Startup Kurmanın Avantajları:

• Gelişen teknoloji ortamı,
• Güçlü ekonomi,
• İyi geliştirilmiş altyapı,
• İngilizce konuşulan ülke,
• Avrupa Birliği pazarına erişim.

Birleşik Krallık’ta Startup Kurmanın Dezavantajları:

• Yüksek yaşam maliyeti,
• Brexit belirsizliği,
• Diğer girişimlerin rekabeti.

3. Kanada

Dostane iş ortamı ve güçlü ekonomisi nedeniyle Kanada, yeni kurulan şirketler için popüler bir seçimdir. Kanada ayrıca, teknoloji endüstrisinde başarılı olmak için gereken becerilere sahip mezunlar veren çok sayıda üniversite ve kolej ile yüksek vasıflı bir işgücüne sahiptir.

Kanada’da Startup Kurmanın Avantajları:

• Dostane iş ortamı,
• Güçlü ekonomi,
• Yüksek vasıflı işgücü,
• İngilizce konuşulan ülke,
• Amerika Birleşik Devletleri pazarına erişim.

Kanada’da Startup Kurmanın Dezavantajları:

• Yüksek yaşam maliyeti,
• Uzun kışlar,
• Diğer girişimlerin rekabeti.

4. İsveç

İleri görüşlü ve yenilikçi bir ortam arayan startup’lar için İsveç harika bir seçenektir. İsveç inovasyona güçlü bir şekilde odaklanmaktadır. Dolayısıyla hükümet, girişimlerin başarılı olmasına yardımcı olmak için bir dizi program sunmaktadır. İsveç ayrıca yüksek vasıflı bir işgücüne ve güçlü bir ekonomiye sahiptir.

İsveç’te Startup Kurmanın Avantajları:

• İleri görüşlü ve yenilikçi ortam,
• Startup’lar için güçlü devlet desteği,
• Yüksek vasıflı işgücü,
• Güçlü ekonomi,
• İngilizce konuşulan ülke.

İsveç’te Startup Kurmanın Dezavantajları:

• Yüksek yaşam maliyeti,
• Uzun kışlar,
• Diğer girişimlerin rekabeti.

Bunlar, 2023 yılında bir startup kurmak için en iyi ülkelerden sadece birkaçı. Sizin için en iyi ülke, özel ihtiyaçlarınıza ve hedeflerinize bağlı olacaktır. Bununla birlikte, burada listelenen tüm ülkeler, girişimlerin başarılı olmasına yardımcı olabilecek bir dizi avantaj sunmaktadır. Şu da unutulmamalıdır ki esasen Türk bir girişimci ve yatırımcı için yabancı dil her zaman sorun olma potansiyelindedir. Çünkü Türkiye’de öğrenim gören sıradan bir öğrenci İngilizceye hakim olarak mezun olmamaktadır.

Bir iş kurmayı düşünüyorsanız, araştırmanızı yaptığınızdan ve sizin için en uygun ülkeyi seçtiğinizden emin olun. Yahut zaten yurt dışında olan bir Türk şirketten yardım almak için şimdi hemen iletişime geçin!

Bizi LinkedIn üzerinden de takip edebilirsiniz.

Avrupa, farklı milletlerin bir arada yaşadığı, kültürel ve tarihi açıdan zengin bir ülkedir. Ekonomik açıdan da dünyanın pek çok bölgesinde göre Avrupa, oldukça iyi durumdadır. Dolayısıyla Türkiye’den pek çok kişi hem seyahat için hem de geri kalan yaşamını sürdürmek için Avrupa’yı tercih etmektedir. İster seyahat planınız için ister orada yaşamak veya Avrupa’da yeni bir iş kurmak için merak edin Avrupa’nın en uygun, en ucuz şehirleri listesi size büyük bir fikir verecektir.

Avrupa’nın en uygun şehirleri, en uygun yaşam koşullarına sahip şehirleri anlamına gelmemektedir. Çünkü fiyatların ucuz olması alım gücünün yüksek olduğunu göstermez. Dolayısıyla fiyatlar dışında bakılması gereken bir de ortalama aylık net kazanç istatistiğine göz atacağız.

Avrupa’nın En Uygun Şehirleri (En Ucuz Şehirleri)

Farklı ülkelerden 5 Avrupa şehrini bu listede kısaca inceleyeceğiz. Bu inceleme sonucunda; gezmek, yaşamı oraya taşımak veya yeni bir iş kurmak için hangi şehrin size uygun olduğunu anlayabileceksiniz.

Varşova, Polonya

Varşova Polonya’nın başkentidir. Avrupa’nın en uygun kentlerinden bir tanesi olma özelliğini de taşımaktadır. Gelişen ekonomisi, altyapıya verilen önem ve yeni yatırımcıların ülkede yatırım yapması Polonya’yı avantajlı konuma getirmektedir. Bu avantaj, alım gücünün yükselmesini de beraberinde getirmiştir. Fiyatlar ortalama olarak şöyledir;

• Şehir merkezinde tek kişilik dairenin aylık kirası: 600 Euro
• Restoranda tek kişilik yemek: 9 Euro
• Ekmek 500 gram: 1 Euro
• 12’li yumurta: 2,8 Euro
• 1 kg dana et: 11 Euro
• 1 litre benzin: 1,5 Euro

Ortalama aylık net maaş ise 1500 Euro dolaylarındadır. Avrupa ortalamasına göre aylık net maaşın hiç de düşük olmadığını söyleyebiliriz. Örneğin İtalya’da ortalama aylık net maaş 1800 Euro dolaylarındadır. Avrupa’nın önde gelen bir ülkesine göre Polonya çok daha ucuz ve kazancın hiç de düşük olmadığı bir ülkedir. İş kurmaya gelince avantaj daha da artıyor çünkü maliyetler oldukça düşük.

Lviv, Ukrayna

Ukrayna’nın batısına yer alan bir şehirdir. Tarihi mimarisi ve kültürüyle ön plana çıkmaktadır. Fiyatlar son derece düşüktür. Fakat bildiğiniz gibi Rusya ile yaşanan savaş Ukrayna’yı yaşanabilir bir şehir olmaktan çıkarmıştır. Dolayısıyla daha ucuz olmasına rağmen Lviv, listede önerilen bir şehir olmaktan çok uzak.

Sofya, Bulgaristan

Komşumuz Bulgaristan’ın başkenti Sofya da ucuz bir Avrupa şehridir. Görülecek pek çok tarihi ve kültürel noktası bulunmaktadır. Fiyatlar seyahat etmek için oldukça ucuzdur. Yerleşmek veya yeni bir iş kurmak için de fiyatların kötü olmadığı belirtilmektedir. Fakat ekonomik olarak refahın yüksek olmadığı bir ülke olmasından dolayı yeni iş kurmak veya yerleşmek amacıyla Sofya’ya giden sayısı oldukça azdır. Fiyatlar ise şöyle;

• Şehir merkezinde tek kişilik dairenin aylık kirası: 480 Euro
• Restoranda tek kişilik yemek: 11 Euro
• Ekmek 500 gram: 1 Euro
• 12’li yumurta: 3,2 Euro
• 1 kg dana et: 11 Euro
• 1 litre benzin: 1,4 Euro

Ortalama aylık net maaş ise 1000 Euro dolaylarındadır. Bu haliyle fiyatların ucuz olduğu, seyahat etmek için uygun bir şehir olarak görülmektedir. Fakat yaşamak veya iş kurmak için o kadar da iyi bir seçenek değildir. Zira alım gücü fiyatlara oranla yüksek değildir.

Budapeşte, Macaristan

Tuna nehri üzerinde yer alan Budapeşte, harika görünüme sahip bir doğayı içerisinde barındırmaktadır. Bir turizm şehri olmasına rağmen fiyatlar Avrupa’ya nispeten ucuzdur. Özelliklerine bakacak olursak, Sofya şehrinden pek de farklı olmadığını görebiliriz. Birlikte bakalım;

• Şehir merkezinde tek kişilik dairenin aylık kirası: 520 Euro
• Restoranda tek kişilik yemek: 9 Euro
• Ekmek 500 gram: 1,50 Euro
• 12’li yumurta: 3 Euro
• 1 kg dana et: 11 Euro
• 1 litre benzin: 1,7 Euro

Ortalama aylık net maaş 1100 Euro dolaylarındadır. Seyahat için harika bir seçenek olan Budapeşte, yaşamak ve yeni iş kurmak için en iyi seçenek değildir.

Bükreş, Romanya

Avrupa’nın ucuz şehirlerinden bir tanesi de Romanya’nın başkenti Bükreş’tir. Avrupa’ya nispetle oldukça düşük olan yaşam maliyeti dikkat çekmektedir. Fakat ülkedeki alım gücü oldukça düşüktür, ekonomik açıdan Romanya’nın zor günlerden geçtiği bilinmektedir. Fiyatlar şöyle;

• Şehir merkezinde tek kişilik dairenin aylık kirası: 500 Euro
• Restoranda tek kişilik yemek: 10 Euro
• Ekmek 500 gram: 1 Euro
• 12’li yumurta: 3 Euro
• 1 kg dana et: 11 Euro
• 1 litre benzin: 1,4 Euro

Ortalama aylık net maaş 950 Euro dolaylarındadır. Tek kişilik daire fiyatı göz önünde bulundurulduğunda maaşın yarısından fazlasına tekabül ettiği görülmektedir. Seyahat etmek için uygun bir şehir olan Bükreş de yaşamak ve yeni bir iş kurmak için doğru tercih olmayabilir.

Bizi LinkedIn üzerinden takip edebilir veya direkt olarak bizimle iletişime geçebilirsiniz!

İş kurmak, girişimciler ve yatırımcılar için zamana ayak uydurmanın bir gerekliliğidir. Çünkü teknolojinin gelişmesi ve insan ihtiyaçlarının değişmesi yeni iş kollarına zemin hazırlamıştır. İşletme sahipleri veya girişimciler, zamanın dokusuna uygun yeni işletmelerle, bünyesini genişletebilmektedir. Dünyanın her yerinde durum böyledir, çünkü iletişim ve ulaşım kolaylığı ülkeler arasındaki mesafeleri kaldırmıştır. Dolayısıyla en kolay hangi ülkede şirket kurulur sorusu yalnızca Türkiye’de değil dünyanın gelişmiş, gelişmemiş her ülkesinde merak edilmektedir.

Bugün dünyanın en büyük ekonomilerine sahip ülkelerinde de sektöre ve pazar alanına göre iş kurmak dezavantajlı olabilmektedir. Dolayısıyla diğer ülkelerde işletme kurmak artık bir tercih değil avantajdır. Maliyetlerini yönetmek ve kârlılık oranını artırmak isteyen her girişimci bir işin hangi ülkede daha kolay kurulacağını araştırmaktadır. Siz de bu şekilde hareket etmelisiniz.

En Kolay Hangi Ülkede Şirket Kurulur?

Bazı ülkeler şirket kurmak açısından büyük kolaylıklar tanımaktadır. Fakat bu kolaylıklar o ülkede şirket kurmanın avantajlı olduğu anlamına gelmemektedir. Çünkü pazar alanı, erişim kolaylığı ve ticaret hacmi gibi kritik konular daha önemlidir. Öncelikleri belirlemek ve şirket kurmadan önce mutlaka danışmanlık almak bu yüzden önemlidir.

Ayrıca önceki blog içeriğimiz olan Hangi Avrupa Ülkesinde Şirket Kurmak Daha Avantajlı? Başlıklı içerikte bu konunun detaylarına da değinmiştik.

Şimdi en kolay hangi ülkede şirket kurulur sorusunun yanıtlarına bakalım ve yukarıdaki blog içeriği ile ortak paydada olan ülke var mı, yok mu kontrol edelim. İki payda da olan bir ülke hem kolaylık hem avantaj içeriyor demektir. Verilerde Dünya Bankası raporlarını da dikkate alacağız.

Polonya

Önceki içeriğimiz olan “Hangi Avrupa Ülkesinde Şirket Kurmak Daha Avantajlı” blog yazısında da Polonya’dan bahsetmiştik. Şirket kurma avantajları hem coğrafi özellikleri hem de ülke yapısı ile ön plandadır. İş kurma kolaylığı ise Polonya’da da önemsenmektedir. Ülkenin gelişen ekonomik yapısının zenginleşmesi adına yurt dışından gelen yatırımların önü açılmaktadır.

Gayri safi yurt içi hasıla sıralamasında tüm dünyada yirminci sırada yer alan Polonya aynı zamanda yüksek gelir ekonomisine sahip bir ülkedir. Ekonomik açıdan pek çok kolaylığın ve imkânın olduğu ülkede kurumlar vergisi de 2021 yılında düzenlenmiş ve avantajlı hale gelmiştir.

Türk şirketleri de Polonya’yı tüm bu avantajlardan dolayı tercih etmektedir. Beko, Vestel, LC Waikiki, ETİ, Marmarabirlik, Efes Pilsen, Zafer İnşaat gibi büyük Türk şirketleri, Polonya’da iş yapmaktadır. Yeni yatırımcılar için ise Polonya, gözde bir ülkedir.

Yeni Zelanda

İş kurma kolaylığı açısından yayınlanan ekonomi raporlarında Yeni Zelanda, kolay iş kurulabilir ülkeler arasında gösterilmektedir. Elektronik yollarla bir girişime başlamak ve ülke içerisinde yeni bir iş kurmak oldukça kolaydır. Fakat Güney Büyük Okyanus içerisinde bir ada ülkesi olması pek çok dezavantajı da beraberinde getirmektedir.

Singapur

Dünyanın en dışa açık ülkelerinin başında yer alan Singapur, yurt dışından gelen yatırımcılar için kolaylıklar ve imkânlar sağlamaktadır. Yeni Zelanda’da olduğu gibi Singapur da bir ada ülkesidir. Fakat Yeni Zelanda’da olduğu kadar kara uzaklığı bulunmamaktadır. Deniz aşırı komşusu Malezya’ya olan mesafesi oldukça yakındır.

Hong Kong

Teknoloji yönünden zenginliği ile bilinen Hong Kong, iş kurma kolaylığı açısından avantajlı ülkelerden bir tanesidir. Fakat dünyanın nüfus yoğunluğu en fazla olan bölgelerinden bir tanesi konumundadır. Dolayısıyla rekabet çok yüksektir. Yeni bir iş kurmak kolay olsa da rekabet şansı çok büyük maliyetler gerektirmektedir.

En Kolay Hangi Ülkede Şirket Kurulur Listesinden Ne Anlamalıyız?

Yukarıda Dünya Bankası’nın verilerinden de faydalandığımız bir liste oluşturduk. İş kurma kolaylığı açısından bu ülkeler 2020 yılından bu yana önerilen ülkeler konumundadır. Dikkate alınması gereken tek kıstas bu değildir elbette. Detaylı bir inceleme için danışmanlık almak faydalı olacaktır.

İş kurmak büyük bir risk alıyor olmak demektir. Riskleri yönetmek ise başarının anahtarıdır. Hemen ilk adımı atmak için WhatsApp üzerinden bir kısa mesajla bizimle iletişime geçebilir, en kısa sürede bir görüşme sağlayabilirsiniz.

Avrupa, hatırı sayılır bir zamandır dünyanın kritik önemine sahip ekonomileri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Avrupa ülkesinde şirket kurmak gündeme bu yüzden geldi. Dolayısıyla Avrupa’da ekonomik açıdan büyük bir potansiyel bulunmaktadır. Türkiye’deki şirket sahipleri, Avrupa’nın bu potansiyeli karşısında şirketlerini Avrupa’ya açmanın yollarını aramaktadır. Çünkü geniş ticaret hacminin yanı sıra Avrupa, döviz getirisi için de Türkiye için oldukça avantajlıdır.

Avrupa Ülkesinde Şirket Kurmadan Önce Dikkate Alınacaklar

Avrupa’da şirket kurmak isteyen girişimciler, çoğunlukla Türkiye’deki işlerini büyütmek ve uluslararası ticaretten payını almak üzere hareket etmektedir. Dolayısıyla hangi Avrupa ülkesinde şirket kurmak daha avantajlı buna karar vermek için dikkate alınması gereken hususlar önceden bilinmelidir. Tüm hususlara göz attıktan sonra bile danışmansız böyle bir işe adım atmak doğru olmayacaktır. Çünkü resmî yükümlülükler dahil olmak üzere Avrupa’da iş yapmak Türkiye’den farklıdır. Hatta Avrupa’nın her ülkesinde iş yapmak birbirinden farklıdır. Çünkü Avrupa Birliği üyesi olsun, olmasın her ülkenin yatırımcıya ve girişimciye karşı bakış açısı farklıdır. Dikkate alınacaklar ise kısaca şöyle özetlenebilir;

• Pazar Erişimi
• Resmî ve Hukukî Yükümlülükler
• Vergi Politikaları
• İş Kurma Kolaylığı
• Sektöre Özel İmkânlar

Tüm bunlar detaylı incelenmesi gereken ve avantajlı olan ülkenin tespitine zaman harcanması gereken konulardır. Bir danışman eşliğinde bu süreci çok daha iyi yönetebilirsiniz.

Örnek birkaç ülkeye ve özelliklerine göz atacak olursak;

Polonya

İşletme dostu bir ortamı yurt dışı yatırımcılara sunmasıyla Polonya, son zamanların yükselen ülkesi olarak görülmektedir. Avrupa’daki coğrafi konumu da Polonya’yı ticari olarak pozitif bir nokta haline getirmektedir.

Vergi politikaları olarak da Polonya, bu öne çıkışı desteklemek amacıyla bazı imtiyazlar tanımaktadır. Dolayısıyla bazı sektörler başta olmak üzere Polonya’dan Avrupa’ya açılmak hiç zor değildir.

İrlanda

Vergi yönünden düşük kurumlar vergisiyle Avrupa’nın ön plana çıkan ülkelerinden bir tanesidir. Ayrıca İrlanda ekonomisi oldukça güçlüdür. Nitelikli işgücü ile de yatırımcıların dikkatini çekmektedir.

İsviçre

Yüksek yaşam standartları ve istikrarlı ekonomisi ile dünyanın en çok örnek gösterilen ülkelerinden bir tanesi İsviçre’dir. Güçlü finansal hizmetler sektörü de İsviçre’de işini büyütmek isteyenlerin odağındadır.

Estonya

Şirket kurma sürecinin en hızlı ve kolay olduğu ülkelerden bir tanesi olarak bilinmektedir. E-oturum, E-imza gibi dijital hizmetler ülkede önemsenmektedir. Düşük vergi oranları da bu kolaylığa eklendiğinde Estonya, yatırımcıların dikkatini çekmektedir.

İngiltere

Uluslararası bir finans merkezi olarak ön plana çıkan İngiltere, pek çok girişimci ve yatırımcının gözünü korkutuyor olsa da bağımsız ticaret politikaları ile iş kurmanın avantajlı olduğu ülkelerden bir tanesidir. Her ne kadar Avrupa Birliği’nden ayrılmış olsa da İngiltere, Avrupa’da hâlâ önemli bir konuma sahiptir.

Şirket kurmak ve Türkiye’deki işletmenizi dünyaya açmak iyi bir fikirdir. Bu noktada araştırmalar yapmak ve bilgi sahibi olmak da çok kıymetlidir. Fakat bir danışman eşliğinde yeni şirketinizi kuracağınız ülkenin koşullarına ayak uydurarak hareket etmek her şeyden önce gelmelidir. Çünkü resmî yükümlülükler her zaman engel teşkil edebilmektedir. Bunun önüne geçmek ise profesyonel destek almakla mümkündür.

Avrupa’da iş kurmak adına merak ettiklerinizi Avrupa’da yaşayan Türk bir danışmandan dinlemek büyük avantaj sağlayacaktır. Biz bunun için buradayız, şimdi tek tuşla bizimle iletişime geçebilirsiniz!

LinkedIn üzerinde de aktif olarak blog içeriklerimizi paylaştığımızı biliyor muydun? Haberdar olmak için şimdi takip et!